Aerobik Cimnastik Grubu Milli Takımımız, Dünya Kupası üçüncüsü olarak tarihinde ilk kez madalya sahibi oldu. Ayşe Begüm Onbaşı, Mehmet Utku Çırak, Ahmet Meriç Turmış, Can Sarı ve İsmail Yağız Altıparmak’tan oluşan Milli Takım, “horon” temalı performansıyla yarıştı.
Milli Takım, Kazım Koyuncu’nun “Hayde”, “Uy Aha” ve “Ya Ben Anlatamadum” eserleri eşliğinde sergilediği performansla 18 bin 900 puan toplayarak bronz madalyanın sahibi oldu.
‘ELLERİN HAREKETLERİ BALIK GÖRÜNÜMÜ VERİYOR’
TRT Haber’e konuşan horon eğitmeni Erol Daldaban, milli sporcuların aerobik jimnastikte kullandıkları horon figürlerinin ne anlama geldiğini ve ne tür mesajlar içerdiğini şöyle anlattı:
“Horon genel olarak Karadeniz’in büyük, hırçın dalgalarından ilham alan bir danstır. O bölgenin hızını ve hareketliliğini, Karadeniz’in sert rüzgarını hissederiz. Ve o rüzgarla birlikte kolların kalkmasını, ayakların yere vuruşunu izleyebiliriz. Zeminin sert olması ve buna benzer birçok çevresel faktör dansa yansıyor.” Figürler Karadeniz’in yiğitliğini gösteriyor. Hamsinin hareketleri taklit edilir. Ayakların sertçe vurulması, balıkçıların ayaklarını gemilere vururken zıplamalarından ilham alıyor. Ellerin hareketleri balık duruşunun görünümünü veriyor.”
‘AEROBİK CİMNASTİKTE HORONUN KÜÇÜK FİGÜRLERİ ENTEGRE EDİLDİ’
Aerobik Jimnastik Teknik Yönetim Kurulu Başkanı Bahadır Uygur, küçük figürlerle aerobik jimnastikle Karadeniz müziği ve kültürünü buluşturduklarını söyledi.
“Türkiye’nin kültürel zenginliği, ister insanların yaşayış şekli olsun, bazı figürlerde kullanılmadı. Burç oluşumları, el hareketleri-tutmalar, ayak vuruşları olsun. Uluslararası hakemlerimizin yanı sıra teknik direktörümüz Necati ile de toplantımızda buluştuk. Teknik heyet, Ankara’daki kampta 2 gün boyunca bazı figürler üzerinde çalıştık. “Bunu çocuklarla bütünleştirmeye çalıştı. Hatta kemençe bile çalınıyor. Ayak vuruşlarında bazı durumlar vardır. Jimnastiğe özgü bir şey değil, Karadeniz horonunun küçük figürleri aerobik jimnastiğe entegre edilmiş. Bir halkçı kadar değil ama bizim yapabileceğimiz kadar değil.” (HABER MERKEZİ)
